İstanbul, binlerce yıllık tarihe sahip bir şehir. Antik Yunan, Roma ve Osmanlı mirasını taşıyan İstanbul’da gezilecek tarihi yerler adeta saymakla bitmiyor.
Ünlü İstanbul tarihçisi Stefanos Yerasimos, İstanbul’un tarihini A’dan, Z’ye anlattığı kitabına “İmparatorluklar Başkenti” adını vermişti. Gerçekten de üç imparatorluğa (Roma, Bizans, Osmanlı) başkentlik yapmış olan İstanbul bu ismi hakediyor.
Bu yazıda İstanbul’u ziyaret edecek olanlar için, İstanbul’da gezilecek tarihi eserler ve müzeler hakkında bilgi vermeye çalıştık. Bir seferde okumak için biraz uzun bir yazı olsa da, İstanbul’da gezilecek yerler rehberi olarak başvuracağınız bir kaynak olabilir.
İstanbul’da Gezilecek Tarihi Yerler 2023
İstanbul’da gezilecek tarihi yerler listemizde toplam 30 başlık bulunuyor. İstanbul’un Avrupa Yakası (1 ile 26 arası) ve Anadolu Yakası’nda (26 ile 30 arası) gezilecek tarihi eserleri ve müzeleri liste halinde bulabilirsiniz. Keyifli okumalar dileyerek başlayalım.
1. Ayasofya

Ayasofya‘yı gezilecek yerler arasında en başa koymamızın başlıca nedeni, 1500 yılı aşan geçmişi ve tarihteki önemidir. Ayasofya 537 yılında Bizans (Doğu Roma) İmparatoru Justinianus tarafından inşa edilir. Ayasofya, inşa edildiği tarihten itibaren, 1000 yıldan uzunca bir süre dünyanın en büyük ibadethanesi olarak kalır. 900 yıl Kilise ve 500 yıl Cami olarak hizmet verir.
Elbette tüm özellikleri bunlarla sınırlı değil. Ayasofya inşa edilirken kullanılan mimari teknikler, Orta Çağ‘ın çok ötesinde olduğundan yüzyıllar boyu aşılamamış ve çeşitli efsanelere konu olmuş. Ayasofya, İstanbul’da gezilecek tarihi eserler arasında en başta geliyor.
2. Topkapı Sarayı

Topkapı Sarayı, İstanbul’un fethini takiben 1461 yılında inşa edilmeye başlanır. İnşaatı yaklaşık 17 yıl süren saray, 1478 tarihinde hizmete girer. Çoğu kişinin bildiğinin aksine, Topkapı Sarayı ile Harem Dairesi aslında beraber inşa edilmemiştir.
Fatih Sultan Mehmet’in isteği üzerine saray, padişahın devlet işlerini yürüteceği bir kışla-saray olarak kurgulanmış ve uzunca bir süre de öyle kalmış. Kanuni Sultan Süleyman döneminden itibaren Haseki Hürrem Sultan‘ın etkisiyle Harem Dairesi, Topkapı Sarayı’na taşınır.
İstanbul’da gezilecek tarihi yerler arasındaki sarsılmaz yerini koruyan Topkapı Sarayı’nı gezmek için, Topkapı Sarayı Gezi Rehberi isimli yazımdan da faydalanabilirsiniz.
3. Sultanahmet Camii

Sultanahmet Camii, Topkapı Sarayı ve Ayasofya gibi eserlerin hemen yanı başında olduğu için sıkça ziyaret edilir. Ancak İstanbul’un en büyük camisi değildir. Sultanahmet Camii’nin en büyük özelliği, Osmanlı döneminin en kaliteli İznik Çinileri ile bezenmiş olması. Bu muhteşem çinilerin etkisinde kalan yabancı ziyaretçiler, Sultanahmet Camii’ne Mavi Cami anlamına gelen “Blue Mosque” ismini vermişler.
Sultanahmet Camii, Sultan I. Ahmed devrinde inşa edilmeye başlanmış ve 7 sene içinde (1609-1616) tamamlanmış. 14 yaşında tahta çıkan Sultan I. Ahmed, 28 yaşında vefat eder ve eserinin tadını çıkarmaya ömrü vefa etmez. Sultan I. Ahmed ve oğulları II. Osman (Genç Osman) ve IV. Murad, caminin köşesindeki türbeye defnedilmiştir.
4. Türk ve İslam Eserleri Müzesi
Sultanahmet Camii’nin yanı başında bulunan Türk ve İslam Eserleri Müzesi de ziyaret etmeye değer bir yerdir. Burada Türklerin Orta Asya’ya uzanan kökenlerini gözlemleyebileceğiniz bazı tarihi eserler vardır.
Osmanlıların ataları olan Selçuklu Devleti’ne ait birçok antika halı da burada sergilenir. Türk halılarının tarihi ile ilgili önemli bir kaynaktır. Ayrıca Halifelikler döneminden kalma birçok eser de, özellikle Müslüman ziyaretçilerin ilgisini çekebilir.
Günümüzde müze olarak kullanılan bu bina, geçmişte Sultan Süleyman’ın sadrazamı Pargalı İbrahim Paşa’nın sarayı idi. Bu vesileyle imparatorluğun en görkemli dönemini yansıtması açısından önemlidir.
5. Yerebatan Sarnıcı

Yerebatan Sarnıcı da Ayasofya gibi Bizans İmparatoru Justinianus zamanında inşa edilir. Doğu Roma olarak da bilinen Bizans İmparatorluğu, 1000 yılı aşan ömrü ile dünyanın en uzun soluklu devletlerinden birisi… Yerebatan Sarnıcı, Sultanahmet’te bulunan devlet yönetim binaları ve Büyük Saray’a su sağlayan ana sarnıç olarak inşa edilmiş.
Bizans döneminde şehir çokça kuşatmaya uğradığı için, su depolamak ve kötü günler için saklamak elzemdi ve bu amaçla şehrin altına yüzlerce irili ufaklı sarnıç inşa edilmişti.
İstanbul’da gezilecek tarihi yerler arasında iki su sarnıcı var. Yakın zamana kadar sadece Yerebatan Sarnıcı ziyaret edilebilirken, şimdi Şerefiye Sarnıcı‘nı da gezilebiliyor.
6. Kapalıçarşı
Kapalıçarşı, birçok bağımsız çarşının bir araya gelmesi ile yüzyıllar içinde ortaya çıkan, geleneksel bir alışveriş merkezidir. Kendi içinde birçok bedestene ayrılan Kapalıçarşı‘nın 67 caddesi ve 3000’den fazla dükkânı vardır. Devasa boyutları ile haritasız gezilmesi pek mümkün değildir. Çarşıya ilk kez gidenler için kaybolmak kaçınılmazdır ve zaten Kapalıçarşı‘yı gezmenin de keyfi içinde kaybolmadan çıkmaz.
Kapalıçarşı’nın birçok giriş ve çıkış kapısı bulunuyor. Ana giriş kapısı Nuruosmaniye Camii tarafındaki 1 numaralı kapıdır. Ana çıkış kapısı ise Beyazıt tarafındaki 7 numaralı kapı. Bu iki kapı arasında uzanan cadde, Kalpakçılarbaşı Caddesi‘dir ve ana cadde olarak kabul edilir. Kapalıçarşı içerisinde yolunuzu bulmak için, bu caddenin istikametini bir pusula gibi devamlı aklınızda tutmanız tavsiye edilir.
7. Süleymaniye Camii
Yazımızın içinde Sultanahmet Camii‘nden bahsederken, en büyük Osmanlı Camisi olmadığına dikkat çekmiştik. Osmanlı’nın en ünlü mimarı Mimar Sinan tarafından inşa edilen Süleymaniye Camii, İstanbul’un en büyük tarihi camisidir. Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük padişahı olarak kabul edilen Kanuni Sultan Süleyman için inşa edilmiştir. Sultan Süleyman ve eşi Haseki Hürrem Sultan, bu caminin avlusundaki türbede yatmaktadır.
Süleymaniye Camii, konumu itibariyle Haliç‘e ve İstanbul Boğazı‘na kartal yuvası misali yüksek bir noktadan bakar. Bu sebeple dış avludan mükemmel bir deniz manzarası vardır. Caminin hem avlusu, hem de içi mimari açıdan sade fakat boyutlar ve ustalık açısından çok ihtişamlı bir şekilde inşa edilmiştir. Bu sebeple ziyaretçilerde müthiş bir etki bırakır.
Caminin özellikleri hakkında daha fazla detay için Süleymaniye Camii Tarihi ve Mimarisi isimli yazı tavsiye edilir. Süleymaniye Camii, Sultanahmet Camii‘ne göre çok daha sessiz ve sakin olduğu için; Osmanlı mimari unsurlarını dikkatle incelemek için ideal bir tarihi eserdir.
8. Mısır Çarşısı
Osmanlı İmparatorluğu, Doğu ile Batı arasında bir köprü gibi uzanan topraklara sahipti. Geçmişin en önemli ticaret yolları olan İpek Yolu ve Baharat Yolu, tam da Osmanlı topraklarının üzerinden geçmekteydi ve bu zenginlik Osmanlı Devleti’nin uzun yüzyıllar ayakta kalmasını sağladı.
Çin‘den gelen ipekli kumaşlar ve Hindistan‘dan gelen baharatlar, uzun yıllar boyunca kervanlar ile Mısır‘a taşındı ve oradan da gemiler ile İstanbul‘a getirildi. Bu kıymetli ticaret mallarının Avrupa‘ya nakledilmesi işini, ders kitaplarından hatırlayacağınız Venedikliler ve Cenevizliler üstlendiler.
Elbette İstanbul halkı da, ticaret yollarının kavşak noktasında olmanın ödülünü aldı. Kıymetli ipekli kumaşlar ve baharatlar, asırlarca Mısır Çarşısı‘nda yerli halkın beğensine sunuldu.
Eminönü semtinin kalbinde, Yeni Cami ile yan yana duran Mısır Çarşısı günümüzde halen yerli ve yabancı turistlerin uğrak yeridir. Hafta sonları alışveriş için gelen kalabalıklardan dolayı etrafında adım atmak bile zordur.
9. ŞehzadeCamii
Kanuni Sultan Süleyman’ın kendinden sonra tahta çıkarmayı planladığı oğlu Şehzade Mehmet, henüz 20 yaşında iken çiçek hastalığından hayata gözlerini yumar. Buna çok üzülen Sultan Süleyman, Mimar Sinan‘a onun için Şehzade Camii‘ni yaptırır. Mimar Sinan’ın “Çıraklık Eserim” dediği bu cami, semte de adını vermiştir. İstanbul‘a asırlar boyu su taşımış olan Bozdoğan Kemeri de Şehzadebaşı semtinin Atatürk Caddesi ile kesiştiği noktada görülebilir.
10. Bozdoğan Kemeri
Osmanlı döneminde şehre gelen un bu semtte tartıldığı ve buradan dağıtıldığı için, semte Unkapanı adı verilmiş. Unkapanı’nın en önemli özelliği, Tarihi Yarımada‘yı ortadan ikiye ayıran Atatürk Caddesi‘ne ev sahipliği yapmasıdır. Bu caddenin bir tarafı Unkapanı ve bitişiğindeki Bozası ile ünlü Vefa Semti, diğer tarafı ise Zeyrek semtidir.
11. Zeyrek Camii
Zeyrek Semti, hem Bizans hem de Osmanlı döneminin önemli yerleşim birimlerinden bir tanesiydi. Pantokrator Manastır Kilisesi adı verilen ve Bizans’ın Komnenos Hanedanı’na mensup imparatorların gömülü olduğu eski ve heybetli bir kilise bu semtte bulunur. Kilise Osmanlı döneminde camiye çevrilmiş ve Zeyrek Camii adını almıştır. İstanbul’da gezilecek tarihi yerler arasındadır.
12. Fatih Camii
İstanbul’u Roma İmparatorluğu’nun ikinci başkenti olarak imar eden ve Konstantinopolis ismiyle yerleşime açan İmparator Konstantin, Havariyyun Kilisesi adı verilen bir mabedin içinde gömülüydü.
Fetihten sonra Fatih Sultan Mehmet, kilisenin ziyaretçi sayısının çok azalması ve kilisenin çevresinde yaşanan güvenlik sorunlarından dolayı burayı yıktırmıştır. Havariyyun Kilisesi’nin yerine, Fatih Sultan Mehmet’in türbesinin de içinde bulunduğu Fatih Camii inşa edilmiştir. Fatih Camii, Suriçi İstanbul‘un tam kalbinde yer alan etkileyici bir camidir.
13. Panorama 1453 Müzesi
Fatih Camii’nden çok uzak olmayan bir mesafede, Fatih Sultan Mehmet’in İstanbul’u fethini çeşitli görseller ile betimleyen Panorama 1453 Tarih Müzesi bulunur. Osmanlı İmparatorluğu’nun ve Türklerin dönüm noktası sayılan İstanbul’un fethi, bu müzede bilgilendirici bir biçimde ziyaretçilere aktarılmaktadır.
14. Fener ve Balat

Cibali, Fener ve Balat semtleri, Haliç‘in Güney kıyısında yan yana konumlanan çok kendine has semtlerdir. Cibali Semtinde bulunan Kadir Has Üniversitesi‘nden başlayarak, günübirlik bir yürüyüş turu ile dört semti birden gezmek mümkündür.
Fener Balat turu olarak bilinen bu aktivite, Osmanlı döneminin çok kültürlü ve renkli yapısına aşina olmanız açısından önem taşır. Asırlar boyunca Musevi, Hristiyan ve Müslüman tebaanın nasıl da barış içinde yaşadığı, aynı sokakta konumlanmış Cami, Sinagog ve Kiliselerden net olarak gözlemlenebilir.
15. Kariye Camii
Bizans İmparatorluğu, din temalı mozaik ve ikona sanatında çok ileri bir medeniyetti. Bizans’ın çeşitli dönemlerinden kalma ikonalar, mozaikler ve freskler İstanbul’un Ayasofya ve Fethiye Müzesi gibi yerlerinde sergilense de; aralarında günümüze en sağlam şekilde ulaşmış eserler Kariye Camii‘nde bulunur.
Hristiyanlığın kutsal kitabı olan İncil’den sahneler, Kariye Müzesi’nin duvarlarını ve tavanlarını süslemektedir. İç koridorda Hz. Meryem‘in hayatı, dış koridorda ise Hz. İsa‘nın doğumu ve yaşamı betimlenmektedir. 14. Yüzyıl’a tarihlenen bu mozaik dizisinin dünyada bir eşi benzeri yoktur.
16. Eyüp Camii
Eyüp Camii, İslam tarihindeki en önemli sahabelerden, Ebu Eyyub Ensari Halid bin Zeyd‘in gömülü olduğuna inanılan yerde, İstanbul’un fethini takiben inşa edilmiştir. Boyutları Selatin Camileri’ne kıyasla küçük olsa da, mimari açıdan oldukça güzel ve etkileyici bir camidir. Adandığı isim sebebiyle, İstanbul’un en kutsal camii olarak kabul edilir.
Eyüp Camii ve onu çevreleyen bölge, 2022 yılında İstanbul’da gezilecek tarihi yerler arasında en önemlileri arasındadır.
17. Pierre Loti Tepesi

Eyüp Semti’nde, Eyüp Camii haricinde görülecek en popüler yer, Pierre Loti Tepesi‘dir. Geç Osmanlı döneminde İstanbul’da yaşamış ve şehri çok sevmiş olan Fransız Şair Pierre Loti, rivayete göre şiirlerini bu tepeden Haliç‘e ve İstanbul manzarasına bakarak yazarmış. Tepeye teleferik ile çıkmak ve enfes manzaraya tanıklık etmek çok keyiflidir.
18. Miniatürk
Eyüp’ten karayoluyla kolayca ulaşılan Miniatürk, Türkiye’nin en önemli tarihi eserlerinin birer küçük modelinin olduğu bir açık hava müzesidir. Boğaz Köprüsü’nün dev bir maketinin bulunduğu müzede, küçük bir tren ziyaretçileri bir uçtan diğerine taşımaktadır. Özellikle ılık ve güneşli havaların olduğu bahar aylarında, çocuklarla gezmek için en ideal müzelerden biridir. Miniatürk, Haliç‘in en sonunda, Sütlüce semti sınırları içindedir.
19. Rahmi Koç Müzesi
Koç Müzesi, Haliç’in kuzey kanadında, Hasköy semtinde bulunur. Rahmi Koç Müzesi olarak da bilinen müze, Türkiye‘nin ilk endüstri müzesidir. Müzede eski radyolar, tren modelleri, tekne resimleri, otomobil koleksiyonu, eski bir şehir hatları vapuru ve denizaltı bulunur. Özellikler çocuklar için biçilmiş kaftandır.
20. Galata Kulesi

Osmanlı İmparatorluğu ile ilgili sınav sorularında sıkça çıkan Venedikliler ve Cenevizliler, İstanbul’un tarihine damga vuran ticaret kolonileridir. Hem Bizans, hem de Osmanlı döneminde bazı özel imtiyazlara sahip olan bu İtalyan tüccarları; İpek ve Baharat yollarından gelen malları, Avrupa’ya ihraç etmişlerdir. Nice ipek kumaşlar, yiyecek ve içecek maddeleri ve hatta Anadolu Türk Halıları bu mahir denizcilerin çabaları ile yerine ulaşmıştır.
Bizans İmparatorluğu‘nun son dönemlerinde, Cenevizlilere özel ayrıcalıklar tanınır ve Galata bölgesi kendilerine tahsis edilir. Bundan cesaret alan Cenevizliler, Haliç kıyılarına tepeden bakan bu güzel kuleyi inşa ederler.
Galata Kulesi, Osmanlı döneminde tulumbacıların yangınlara müdahale etmek için şehri gözetlediği bir yer olmuştur. Meşhur Hazerfan Çelebi, Haliç üzerindeki uçuşunu bu kuleden atlayarak gerçekleştirmiştir.
21. İstiklal Caddesi

Beyoğlu Semti ve onun kalbinde bulunan İstiklal Caddesi, İstanbul deyince ilk akla gelen yerlerdendir. İstiklal Caddesi, 19. Yüzyıl’da şehrin en popüler caddesiydi ve günümüze kadar da bu özelliğini sürdürdü. Orient Express treninin Paris’ten, İstanbul’a zengin Avrupalıları getirdiği o yıllarda, caddenin başka bir adı da Grand Rue De Pera idi.
İstiklal Caddesi’ni gezmek isteyenler, Taksim Meydanı’ndan başlayan ve Galip Dede Caddesi bağlantısı ile Galata Kulesi’ne kadar devam eden bu keyifli rotada yapacakları yürüyüşten büyük keyif alabilirler.
İstiklal Caddesi’nin yakınlarında başlıca gezilecek yerlerden biri de, İstiklal’e paralel olarak uzanan Meşrutiyet Caddesi’dir. Yine İstiklal Caddesi yakınlarında antika dükkânları ile ünlü Çukurcuma, kafeleri ile ünlü Cihangir de bulunur.
22. Dolmabahçe Sarayı

Dolmabahçe Sarayı, 19. Yüzyıl’da saray mimarları olan Balyan Ailesi tarafından; modern protokol kurallarına uygun bir şekilde, Avrupai bir tarzda inşa edilmiştir.
Osmanlı’nın son yüzyılında Beylerbeyi, Çırağan ve Yıldız gibi başka saraylar inşa edilmiş olsa da, Dolmabahçe Sarayı devletin gücünü ve otoritesini temsil eden ana saray görevini sürdürmeye devam etmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti‘nin kurucusu ve ilk cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, ilk konuşmasını bu sarayda yapmıştır. Saray aynı zamanda Atatürk’ün vefat ettiği yerdir ve odası halen ziyaret edilebilmektedir.
Dolmabahçe Sarayı, 2022’de İstanbul’da gezilecek tarihi müzeler arasında en başlarda geliyor.
23. Ortaköy

Ortaköy, İstanbul’da yaşayan insanların ekseriyetle hafta sonlarında akın ettiği küçük ve şirin bir semttir. Boğazın tam ortasında bulunan bu güzel semtte, enfes bir Boğaz Köprüsü manzarası vardır. Aynı şekilde Boğaz’da tekne turu yapan gezginler, Ortaköy’ün ve Ortaköy Camii’nin nefis manzarasını fotoğraflamaktan kendilerini alamazlar.
Gerçek adı Büyük Mecidiye Camii olan ve Balyan Ailesi tarafından inşa edilmiş olan Ortaköy Camii, adeta Boğaz’ın incisi gibi geçenleri selamlar.
Boğaz kıyılarını gezen insanlar için en keyifli aktivitelerden birisi, Ortaköy‘den Bebek‘e kadar uzanan sahil yolunda yürümek ve fotoğraf çekmektir. Ortaköy’de kahvaltı ettikten sonra, Bebek’e yürüyüşe çıkmak ve sahil yürüyüşünü kahve ile taçlandırmak gibisi yoktur.
24. Bebek
aa
25. Boğaz Turu
aa
26. Beylerbeyi
Beylerbeyi semti, Boğaz‘da yapılan bir tekne gezisi sırasında en güzel manzarayı veren semtlerden biridir. Geç Osmanlı döneminin en görkemli yapılarından olan Beylerbeyi Sarayı ve bitişiğindeki zarif Beylerbeyi Camii, bu semtin sınırları içerisindedir.
Çengelköy ise Beylerbeyi’nin hemen bitişiğinde, İstanbul Boğazı’nın en şirin semtlerinden biri olarak göze çarpar. Geçmişte Süper Baba dizisinin de çekildiği bu samimi semt, Çınaraltı Kahvesi ve asırlık çınarı ile meşhurdur.
Beylerbeyi ve Çengelköy semtlerine komşu olan Kuzguncuk da son yıllarda ilgi çeken bir yer. Renkli evleri ve kozmopolit yapısı ile Kuzguncuk da İstanbul’un Anadolu Yakası’nda gezilecek tarihi yerler arasında bulunuyor.
27. Çengelköy
aa
28. Üsküdar

Üsküdar, İstanbul Anadolu Yakası‘nın tarihi yapılarıyla en göze çarpan semtidir. Mimar Sinan‘ın, Sultan Süleyman’ın meşhur kızı Mihrimah Sultan için inşa ettiği iki camiden biri bu semtte bulunur. Semtin sahilinden Harem istikametinde yapılacak bir yürüyüş sırasında, Boğaz’ın eşsiz manzarası görülebilir.
Bizans döneminden kalma bir yapı olan Kız Kulesi, İstanbul’un simge yapılarından biri olarak yine Üsküdar semti içindedir. Kız Kulesi‘ne gitmek için Salacak sahilinden kalkan motorlara binebilir ve gündüz kafe, akşam ise restoran olarak kullanılan bu tarihi yapıya ulaşabilirsiniz.
29. Kadıköy
Kadıköy, Anadolu Yakası’nda gezilecek en büyük semttir. Kadıköy rıhtımına çok yakın bir mesafede Kadıköy’ün meşhur Balık Pazarı bulunabilir. Geçmişten beri korunmuş olan dokusu ile semt pazarı, yabancı ziyaretçilerin de sıkça geldiği bir yerdir.
Balık Pazarı’nın içinde Çiya Restaurant ismiyle, leziz Türk yemekleri sunan bir kebap restoranı bulunur. Osmanlı döneminden beri süregelen tatlıcılar olan Ali Muhittin Hacıbekir, Şekerci Cafer Erol ve Baylan Pastanesi de yine Balık Pazarı yakınlarındadır.
Kadıköy’den Bahariye Caddesi‘ne çıkabilir ve bu güzel caddeyi turlayabilirsiniz. Bahariye Caddesi’nin bitiminde Moda Semti bulunur. Moda’nın çay bahçeleri ve iskelesi gerçekten görülmeye değerdir. Eğer vaktiniz varsa Anadolu Yakası’nın en büyük alışveriş bölgesi olan Bağdat Caddesi‘ne de gidebilirsiniz.
30. Adalar

İstanbul’un güneyinde konumlanmış olan Prens Adaları, İstanbul’dan hava almak için bir kaçış arayanların ilk seçimidir.
Büyükada‘ya gidip faytona binmek ve Adanın sırtlarında bulunan Aya Yorgi Kilisesi‘nde mum yakıp, dilek dilemek adettendir. Ayrıca yürüyüş yapmak veya bisiklete binmek için çok güzel sokaklar bulunur. Büyükada’nın mimarisi çok güzel ve sokakları ferahlık vericidir.
Heybeliada, sahilinde birbirinden güzel kafe ve restoranların olduğu, hoş bir ambiansa sahip bir adadır. Adanın sırtlarında Heybeliada Ruhban Okulu bulunur. Günümüzde faaliyette olmayan bu kurumun bahçesini gezebilir ve Heybeliada’nın tamamını tepeden gözleyebilirsiniz.
Burgazada, ünlü Türk yazarı Sait Faik Abasıyanık‘ın günümüzde bir müze olan evini ziyaret edebileceğiniz keyifli bir yerdir. Büyükada’ya göre çok daha sakin ve keyifli yürüyüşler yapabileceğiniz, Türk mimarisini gözden geçirebileceğiniz şirin bir adadır.
İstanbul Gezilecek Tarihi Yerler 2023 by Serhat Engül
Leave a Reply