Beylerbeyi Sarayı, İstanbul’un Anadolu Yakası’nda görülecek en önemli Osmanlı eseri. Osmanlı’nın son yüzyılında inşa edilen saray, Boğaz’ın güzelliğine güzellik katıyor. Bu yazıda Beylerbeyi Sarayı tarihi ve mimarisi hakkında kısa bilgi bulabilirsiniz. Ayrıca Beylerbeyi Sarayı giriş ücreti ve ziyaret saatleri de güncel haliyle not edilmiştir.
İçerik Listesi
Beylerbeyi Sarayı Tarihi Hakkında Bilgi

Beylerbeyi Sarayı tarihi Osmanlı’nın son yüzyılı olan 19. yüzyıla dayanıyor. Osmanlı Padişahları, İstanbul’un fethinden 1800’lü yıllara kadar geleneksel Topkapı Sarayı‘nda yaşadılar. Ancak son dönemde değişen protokol kuralları ve mimari akımlar, padişahları yeni bir düzen kurmaya teşvik etti.
İstanbul’da açılan büyükelçilik binalarının, gelişen ticaretin ve mimari akımların tetiklediği dönüşümü, Dolmabahçe Sarayı isimli yazımda daha ayrıntılı olarak anlatmıştım. Dilerseniz bu yazıdan sonra ona da göz atabilirsiniz.
1. Beylerbeyi Sarayı’nı Hangi Padişah Yaptırdı?
Sultan II. Mahmud Dönemi’nde (1808–1839) ahşap olarak inşa edilen birinci dönem sarayın yanmasının ardından, Sultan Abdülaziz, Beylerbeyi Sarayı’nı yaptırdı.
Beylerbeyi Sarayı, Osmanlı padişahlarının sayfiye yeri ve yabancı devlet erkanının ağırlanacağı konukevi olarak planlanmıştı. Sultan Abdülaziz tarafından yaptırılan saray, bugünkü haliyle 1865 yılında hizmete girdi.
2. Beylerbeyi Sarayı’nın Mimarı Kimdir?
Beylerbeyi Sarayı’nın mimarı, 1800’lü yıllarda Osmanlı mimarisine damga vurmuş olan Balyan ailesinden Sarkis Balyan‘dı. 2.500 metrekarelik bir alan üzerine inşa edilen sarayın güney kesimi Mabeyn-i Hümâyûn, kuzey kesimi ise Valide Sultan Dairesi olarak düzenlenmişti.
Denize paralel yapıda bulunan Valide Sultan Dairesi’nden hemen sonra, ayrı bir bina olarak inşa edilen Harem Dairesi, maalesef günümüze kadar ulaşmadı. Saray’ın tavanları, deniz tutkunu olan Sultan Abdülaziz’in talimatlarıyla deniz ve gemi temalı süslemeler ile işlendi.
3. Saray Ne Amaçla Kullanıldı?
Sultan Abdülaziz tarafından bir süre “Yazlık Saray” olarak kullanılan Beylerbeyi Sarayı, yine aynı padişahın kararıyla “Devlet Konukevi” olarak da kullanılmaya başlandı.
Dışarıdan görkemli bir mimariye sahip olan ve iç kısmındaki dekorasyonu da oldukça göz alıcı olan Beylerbeyi Sarayı, yabancı devlet büyüklerine, İstanbul ziyaretleri sırasında misafirhane olarak tahsis edildi.
Sarayın Cumhuriyet döneminde müze olmadan önce, kısa bir kullanım ömrü oldu. Bu kısa zaman zarfı içinde oldukça önemli ve şöhretli misafirleri ağırladı. Sarayda konaklayan yabancı devlet büyükleri arasında Avrupa‘dan ve Orta Doğu‘dan çeşitli isimler vardır.
Sarayın en önemli konuğu ise Fransa İmparatoriçesi Eugénie idi. Süveyş Kanalı’nın törenle açılışından sonra İstanbul‘a gelmiş ve ziyareti sırasında sarayda kalmıştı. Sultan II. Abdülhamid’in saltanatında Beylerbeyi Sarayı, özellikle yabancı devlet protokolü tarafından gezilen bir müze işlevi de gördü.
Beylerbeyi Sarayı Eserleri

Beylerbeyi Sarayı‘nın iç mekanındaki eserler ince bir işçiliğin ürünü. Özellikle Boğaz’a bakan ana salon muhteşem dekorasyonu ile ilgili çekiyor. Beylerbeyi’ni, Dolmabahçe ve Yıldız’dan ayıran en belirleyici şey, içinde kullanılmış olan mavi renkli sütunlar.
Sarayda ana binanın haricinde, büyük havuzun etrafındaki Sarı Köşk, Mermer Köşk ve saltanat atlarını barındırmak amacıyla inşa edilmiş Ahır Köşk yer alıyor. Biri Mabeyn ve diğeri Valide Sultan’a ait olan iki deniz köşkünün sekizgen örtüsü çeşitli hayvan figürlerinden oluşan resimlerle süslenmiş.
“Sahil Sarayı” kavramının seçkin örneklerinden Beylerbeyi Sarayı’nda yer alan Mermer (Serdâb) Köşk, Sultan II. Mahmud (1808-1839) döneminden günümüze kadar ayakta kalmış. “Sultan Mahmud Köşkü” olarak da bilinen bu köşkün cepheleri mermerler ile kaplı.
Dinlenme amaçlı olarak kullanılan Sarı Köşk de oldukça şık bir yapı. Mermer Köşk’ün ilerisinde saray bahçesinin son seddinde yer alan Has Ahır Köşkü, Osmanlı’nın at kültürüne bakışını yansıtmaktadır. Sağlı-sollu 20 bölümden oluşan ahır kısmında avizelerde ve diğer ince detaylarda at başları ve gözleri temalı kabartmalar yer alıyor.
1851 yılında büyük bir yangın geçiren yazlık saray, Çırağan Sarayı‘nın aksine yanıp kül olmadan günümüze ulaşabilmiş. II. Abdülhamid’in yatak odası, çalışma odasının yanı sıra kendi yaptığı ahşap mobilyaları da görebilirsiniz. Sultan Abdülhamid, tahttan indirildikten sonra, 1918 yılına kadar bu sarayda yaşamış.
Beylerbeyi Sarayı Giriş Ücreti 2022
Beylerbeyi Sarayı giriş ücreti 2022 yılında 60 Türk Lirası‘dır. Müze tarafından ibraz edilen bu ücret, tam bilet fiyatıdır. Türk vatandaşlarına bu tarife üzerinden %50 indirim uygulanır. Bilet fiyatlarına kulaklık sitemi (audio guide) dahildir. Fotoğraf çekme amacıyla sarayın bahçesine girmek isteyenler 5 TL giriş ücreti öderler.
1. Beylerbeyi Sarayı’nda Müzekart Geçerli Mi?
Müzekart, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından satılan bir üründür. Yakın zamana kadar TBMM Milli Saraylar Daire Başkanlığı tarafından işletilen Dolmabahçe Sarayı, Yıldız Sarayı ve Beylerbeyi Sarayı gibi müzelerde geçerli değildi. Ancak 1 Ocak 2020’de alınan karar neticesinde Beylerbeyi Sarayı’nda Müzekart geçerlidir.
Dolmabahçe Sarayı ise istisnadır. Dolmabahçe’nin yalnızca Harem Dairesi’ne müzekart ile girilebilir. Yani Dolmabahçe Sarayı’nın ana binası olan Selamlık’a müzekart ile girilmez. Şayet Milli Saraylar turuna çıkarsanız ve bir günde üç sarayı birden ziyaret ederseniz, bu hususa dikkat etmenizi öneririm.
2. Kulaklık Sistemi Hakkında Bilgi
Dolmabahçe, Beylerbeyi ve Yıldız saraylarında 2018 yılından itibaren kulaklık sitemi ile anlatım (audio guide) uygulaması başladı. Önceden sarayın kapısında belli bir kalabalığın birikmesi bekleniyordu ve kişi sayısı 20 civarı olduğunda sarayın tur rehberi eşliğinde geziliyordu.
Şimdi ise sarayın gişesinden biletinizi aldıktan sonra, bahçedeki kulübeden kulaklık sistemini teslim alıyor ve dijital anlatım eşliğinde kendiniz geziyorsunuz. (kulaklık sistemi bilet fiyatına dahil)
Beylerbeyi Sarayı Ziyaret Saatleri 2022
Beylerbeyi Sarayı ziyaret saatleri, sabah 09:00 ile akşam 18:00 saatleri arasındadır. Gişelerdeki bilet satışı 17:00 itibariyle sona ermektedir. Beylerbeyi Sarayı Pazartesi günleri ziyarete kapalıdır.
İstanbul’daki müzelerin giriş saatlerinde etkinliklere, tadilatlara ve özellikle de Covid-19 önlemlerine bağlı olarak değişiklik olabilir. Müzeye gitmeden önce TCMB Milli Saraylar’ın resmi internet sayfasını ziyaret edip, son durumu gözden geçirmenizi öneririm.
Saray Nerede ve Nasıl Gidilir?
Beylerbeyi Sarayı, İstanbul Anadolu Yakası‘nın Üsküdar ilçesinde konumlanır. 15 Temmuz Şehitler Köprüsü’nün Anadolu Yakası ayağında konumlanan saraya sahil yolundan ulaşım mümkündür.
Kadıköy yönünden belediye otobüsleri veya Kadıköy-Beykoz sarı dolmuşlarına binerek Beylerbeyi durağında inebilirsiniz.
Üsküdar’dan da Beykoz yönüne gidem tüm otobüsler ve minibüsler Beylerbeyi’nden geçmektedir. Avrupa Yakası’ndan ise Beşiktaş, Eminönü veya Karaköy’den deniz yoluyla Üsküdar ya da Kadıköy’e geçildikten sonra otobüse binilebilir.
Saray Civarında Gezilecek Yerler
Beylerbeyi’ni gezdikten sonra, saraydan yürüme mesafesinde olan Kuzguncuk semtini keşfedebilirsiniz. Renkli evleri ve tarih kokan sokakları ile meşhur olan Kuzguncuk, İstanbul’un en sevimli semtlerinden biridir.
Eğer Osmanlı tarihi hakkındaki bilgilerinizi genişletmek istiyorsanız, Kuzguncuk’ta kısa bir yürüyüş ve kahve molasından sonra; Üsküdar‘daki Mihrimah Sultan Camii’ne de gidebilirsiniz. Osmanlı tarihinde temel olarak iki mimari dönem vardır. Bunlardan biri Klasik Dönem mimarisi iken, diğeri ise Modern Dönem mimarisidir.
Topkapı Sarayı ve Süleymaniye Camii gibi yapılar klasik dönemi temsil ederken, boğaz sarayları ise modern dönemi temsil eder. Modern dönem yapılarında, Neo-Klasik ve Barok gibi Batı mimari üslupları ön plana çıkar.
Mihrimah Sultan Camii, Osmanlı’nın klasik dönem mimarisinin zirvede olduğu bir dönemde inşa edilmiştir. Bu sebeple Beylerbeyi Sarayı gibi başka bir dönemi temsil eden yapıdan sonra, bir Mimar Sinan eseri görmek, size aynı gün içinde farklı iki deneyim yaşatabilir.
İki dönemi birbirine karıştırmak yerine, aynı dönemi gözlemlemeye devam etmek de mümkündür. O halde Anadolu Hisarı tarafına doğru devam edebilir ve Küçüksu Kasrı‘nı gezebilirsiniz. Özünde bir “Av Köşkü” olan Küçüksu Kasrı’nı gezdikten sonra, Anadolu Hisarı’na devam edebilirsiniz.
Beylerbeyi Sarayı Hakkında Kısa Bilgi by Serhat Engül
Leave a Reply